Aquaponik tarım, balık yetiştiriciliği ve hidroponik bitki yetiştiriciliğini entegre eden sürdürülebilir bir tarım sistemidir. Bu sistemin temel işleyişi, balıkların ürettikleri atıkların bakteriler aracılığıyla amonyum gibi bitki besin maddelerine dönüşmesine dayanır. Bu besin maddeleri, hidroponik ortamda yetiştirilen bitkiler tarafından alınarak suyu temizler. Ardından temizlenmiş su tekrar balıkların yaşam alanına geri gönderilir. Aquaponik tarım, suyu sürekli dolaştırarak hem balık yetiştiriciliği, hem de bitki yetiştiriciliği yapmayı mümkün kılar.
Apuaponik Tarımın Önemi Nedir?
Aquaponik sistem, bir döngü içinde suyu sürekli olarak temizler ve bitkilerin büyümesi için ideal bir ortam sağlar. Bu tarım yöntemi çeşitli avantajlara sahiptir. Bu sistemde su tasarrufu ön plandadır. Çünkü bitkiler besinleri alırken kullanılan su sürekli olarak dolaşır ve balıkların yaşam alanına geri gönderilir. Bu, geleneksel tarım yöntemlerine göre daha az su tüketimini beraberinde getirir. Ayrıca, doğal gübre kaynağı olarak balık atıklarını kullanarak kimyasal gübre kullanımı minimize edilir. Böylece çevre dostu bir tarım pratiği oluşturulur. Aquaponik sistemin doğal denge sağlaması ve zararlı organizmaların kontrolünü sağlar. Böylece kimyasal mücadele yöntemlerine ihtiyaç duyulmaz.
Yüksek verimlilik, aquaponik tarımın bir diğer avantajıdır. Bitkiler, balıkların atıklarından elde ettikleri besin maddeleri sayesinde hızla büyür. Bu yöntem, sürdürülebilir tarım uygulamalarına katkıda bulunarak çevresel etkileri minimize etmeyi amaçlar.

Aquaponik Tarım Nasıl Yapılır?
Bu sistem, balıkları, bakterileri ve bitkileri içeren üç temel unsuru bir araya getirir. Bu süreç, balıklara verilen besin maddeleriyle başlar. Balıklar, bu besin maddelerini sindirdikten sonra, suya dışkılarını bırakırlar. Balıkların atıklarının yarsından fazlası genellikle amonyak formundadır. Ancak, amonyak su içinde birikirse, bitkiler ve balıklar için zararlı olabilir. Bu nedenle, amonyak bakımından zengin su, bitkilere uygulanmadan önce zararsız hale getirilmelidir. Balıkların atık suyu, balık tankından bir biyolojik filtreye doğru hareket eder. Bu filtre, içinde bulunan ve doğal olarak yaşayabilen nitrifikasyon bakterilerini içerir. Bu bakteriler, amonyağı önce nitrite, daha sonra da bitkiler tarafından kullanılabilen nitrata dönüştürerek suyu temizlerler. Amonyak ve nitrit gibi zararlı maddelerin doğal olarak temizlenmesi, akuaponik sistemin ekosistem dengesini korumasına yardımcı olur. Dolayısıyla, hem balıkların sağlığını hem de bitkilerin beslenmesini sağlar. Ayrıca, su tasarrufu ve enerji etkinliği gibi avantajları beraberinde getirerek sürdürülebilir bir tarım yöntemi sunar.

Neden Aquaponik Tarım?
Sınırlı su kaynakları ve ekilebilir arazilerin azalması, gelecekte gıda temini konusunda ciddi zorluklara neden olabilir. Bu noktada, akuaponik sistemler, yeni fırsatlar sunan, ticari olarak uygulanabilir bir yöntemdir. Özellikle üretim için elverişsiz alanlarda sürdürülebilir yüksek üretim kapasitesi ile öne çıkmaktadır. Bu sistemler, su ürünleri yetiştiriciliği ile hidroponik bitki yetiştiriciliğini bir araya getirerek, atık yönetimini en üst düzeye çıkarır. Dolayısıyla kaynakları daha etkili bir şekilde kullanarak çevresel sürdürülebilirliği artırır. Bunun yanında Akuaponik tarım, geleneksel tarım yöntemlerine kıyasla bir dizi avantaj sunar;
%98 daha az su kullanımı: Akuaponik sistemler, suyun daha etkili bir şekilde kullanılmasını sağlar.
Sıfır atık su deşarjı: Akuaponik sistemlerde suyun döngüsü kapatıldığı için sıfır atık su deşarjı sağlanır. Bu da çevre dostu bir üretim anlamına gelir.
%75 daha az enerji kullanımı: Akuaponik sistemler, geleneksel tarıma göre %75’e kadar daha az enerji tüketir, bu da enerji tasarrufu sağlar.
Zararlı pestisit kullanımı yok: Akuaponik tarımda zararlı pestisitlere ihtiyaç duyulmaz, bu da kalıntısız ve daha sağlıklı mahsuller elde edilmesini sağlar.
Elverişsiz alanlarda da kullanılır: Akuaponik sistemler, toprak kullanmadan bitki yetiştirmeye olanak tanır, bu da ziraate elverişsiz alanlarda tarım yapabilme avantajı sağlar.
Yüksek yem dönüşüm oranı: Balıklar, diğer çiftlik hayvanlarına göre daha iyi yem dönüşüm oranına sahiptir, bu da daha etkili bir beslenme sistemini işaret eder.

Aquaponik Tarımda Kullanılan Bitki Ve Balıklar Nelerdir?
Akuaponik sistemlerde kullanılan su hayvanları, tüketim ya da süs amaçlı olabilir. Bu sistemlerde tercih edilen su hayvanları genellikle tatlısu türleri arasından seçilir ve omnivor ya da herbivor beslenen türler tercih edilir. Balık türleri arasında Morina balığı, Gümüş Levrek, Dere balığı, Atlantik Salmonu, Tatlısu Levreği, Gökkuşağı alabalığı, Ot sazanı, Gümüş sazanı, Koi ve Tilapia gibi tatlısuda yaşayan balıklar bulunur. En yaygın kullanılan balık türü ise Tilapia’dır, diğer türler arasında Koi, Japon balığı, Melek balığı, Guppy, Tetra, Moli, Sazan, Tatlısu Levreği, Yayın, Karabalık ve Kerevit de bulunur.
Akuaponik sistemlerde yetiştirilen bitkiler arasında fesleğen, kişniş otu, maydanoz, sarımsak, Limon otu, Nane, Dere otu, Su teresi, Marul, Roka, Yabani marul (hindiba), Kırmızı marul, Muhabbet çiçeği, Güneşik, Kıvırcık, Lahana, Ispanak, Uzakdoğu marulu, Çin lahanası, Tatsoi, Horozibiği çiçeği, Çin ıspanağı ve Çiçekli lahanadır. En yaygın olarak kullanılan bitki türleri arasında marullar öne çıkar, ancak domates, biber ve salatalık gibi sebzeler de sıklıkla tercih edilir. Bu şekilde, akuaponik sistemlerde balık ve bitki türleri arasında uyumlu bir kombinasyon oluşturularak sürdürülebilir bir üretim sağlanır.